Tekvando, fiziksel yetenekleri, konsantrasyonu, düşünceyi, akıl ve bedeni uyumu bir araya getiren köklü bir spor dalıdır. Güney Kore merkezli olan bu savunma ve dövüş sporu, el ve ayakları kullanarak dövüş anlamına gelen Tekvando kelimesiyle anılmaktadır. Ahlaki değerlerin geliştirilmesini amaçlayan Tekvando, sporcuların fiziksel ve zihinsel gelişimine katkı sağlar.
Tekvando’nun köklü bir geçmişi vardır. Güney Kore’nin ulusal sporu olan Tekvando, 13 asır öncesine kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Başlangıçta vahşi hayvanlar ve haydutlara karşı savunma amacıyla kullanılan el ve ayak teknikleri, zamanla sistemleştirilmiş ve Tekvando’nun temellerini oluşturmuştur. 20. yüzyıla gelindiğinde modern halini alan Tekvando, bugün milyonlarca insanın ilgi gösterdiği bir spor dalı haline gelmiştir.
Tekvando Tanıtım Vakfı Başkanı Jong Gab Lee’ye göre, Tekvando Güney Kore’de antik dönemde ortaya çıkmış olup zamanla modernize edilerek bugünkü halini almıştır. Güney Kore’de spor yapmaya olan ilgi büyüktür ve Tekvando en sevilen spor dallarından biridir. TAEKWONDOWON adlı dev tesis sayesinde, Güney Koreliler farklı yaş gruplarına ve seviyelerine uygun Tekvando eğitimi alabilmektedir. Eğitimci Jeong Min Yoo, Tekvando eğitiminin yanı sıra sporun ruhunu ve amacını öğrencilerle paylaşmanın önemine vurgu yapmaktadır.
Türkiye’de 1968 yılında tanıştığımız Tekvando, Türkiye Judo Federasyonu bünyesinde temsil edilmeye başlanmış ve zamanla popülerlik kazanmıştır. Türk sporcuları, kısa sürede dünya çapında büyük başarılar elde etmiştir. Dünya Tekvando Federasyonu Başkanı Chungwon Choue’ye göre, Türkiye’nin Tekvando’daki başarısının arkasında Türk sporcuların sevgisi ve Türkiye Tekvando Federasyonu’nun iyi yönetimi yatmaktadır. Türkiye genelinde milyonlarca kişinin Tekvando eğitimi aldığı düşünüldüğünde, Türkiye ve Kore’nin özel bir ilişkiye sahip olduğunu söylemek mümkündür.
