Türkiye’nin uzun yıllardır beklediği haberlerden biri olan Pirireis denizaltısının hizmete girmesi gerçekleşti. Bu denizaltı, “yeni tip denizaltı” projesi kapsamında envantere alınan ilk platform oldu. Ancak törende geri planda kalan kritik detaylar da mevcut.
Savunma ve Denizcilik Uzmanı Kozan Selçuk Erkan, Pirireis’in neredeyse 15 yıllık bir sürecin ardından denize indiğini ve test süreçlerinin 5 yıla yakın sürdüğünü belirtiyor. Yerli savaş yönetim sistemi, yerli görev bilgisayarları gibi unsurların bu projede önemli rol oynadığını vurguluyor.
Projenin gecikmesinde Almanya’nın ve Türkiye’nin katkısının olduğunu dile getiren Erkan, Türkiye’nin yerli çözümler ve tasarımlara odaklanarak projeyi ilerlettiğini açıklıyor. Alman Tersanesi tarafından karmaşık bir inşa süreci yaşanırken, Türkiye’nin yerlilik oranını artırma çabaları ön plana çıkıyor.
Denizaltı töreninde hizmete alınan üç bin tonluk denizaltı havuzu ve yakıt gemileri de önemli detaylar arasında yer alıyor. Havuzun denizaltıların bakım ve onarımları için kritik bir rol oynadığını belirten Erkan, yakıt gemilerinin üs bölgelerindeki ihtiyaçları hızlıca karşılayacağını vurguluyor.
Pirireis’in hizmete girmesiyle kullanılan havadan bağımsız tahrik sistemi (AIP) teknolojisinin Türkiye için önemli bir kazanım olduğunu ifade eden Erkan, bu teknolojinin denizaltıların daha uzun süre tespit edilmeden kalmasını sağladığını belirtiyor. 2029’a kadar 6 AIP sistemine sahip denizaltının hizmete gireceğini ve 2030’larda milli denizaltılarla birlikte sayının 10’a çıkacağını ekliyor.
