Muammer Kırmızıgül, çocukluk yıllarında alaylı ressam olan dayısını örnek alarak, kara kalem ve yağlı boya eserler ortaya koymaya başladı.
Ailesine yük olmak istemeyen Kırmızıgül, gece okula gidip gündüzleri demir atölyesinde çalıştı.
Evlendikten sonra dayısının yanında tabelacılık yapan Kırmızıgül, emekli olmasının ardından yakma sanatı ile tanıştı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültürel Miras Taşıyıcı Yakma Sanatçısı Muammer Kırmızıgül, geçmişte demiri ateşte kızdırarak, deri ile ahşaba uygulanan sanatı günümüzde de yaşatıyor.
Yakma sanatının tanınması için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvuru yapmasından kısa süre sonra olumlu bir geri dönüş aldı Muammer Kırmızıgül.
Genelde ahşap üzerine çalışan Kırmızıgül, bal kabağı, yumurta ve deri gibi farklı zeminler üzerine de yakma resim yapılabildiğini vurguluyor.
Görseli belirledikten sonra çizeceği ahşabı titizlikle seçen Muammer Kırmızıgül, yakma aleti kullanarak estetik eserler ortaya koyuyor.
Muammer Kırmızıgül, dünya genelinde yakma sanatı denilince akla ilk ahşap geldiğinin altını çiziyor.
Karakalem, yağlı boya gibi çalışmalarda hata yapıldığında düzeltme yapıldığını belirten Muammer Kırmızıgül, yakma sanatında ise böyle bir şansları olmadığını söylüyor.
“Kesinlikle çok sabırlı olmanız gerekmektedir. Nakış işler gibi milim milim ilerleyeceksiniz. Bu da insanlara meditasyon gibi geliyor, sabrı öğretiyor. Dünya kadar derdiniz olsa da yakarken hiçbir şey düşünmüyorsunuz” diyor.
