Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde AK Parti “Özümüzden Geleceğe Türkiye Buluşmaları” programında konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
Miletimizin her kesimiyle bir araya geldik, kapısını çaldık. Milletimizi dinledik, kendimizi hesaba çektik, ayna tuttuk.
“Milletimiz muhalefete güvenmiyor”
Vatandaşlarımız muhalefet aktörlerine güvenmiyor, muhalefetin söylemlerine prim vermiyor, onlardan kendisine hayır geleceğine asla inanmıyor.
Zaman zaman serzenişte bulunsa da insanımız son kertede AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na güveniyor, itimat ediyor. Bu süreçte öfke ve nefret diline prim vermeyecek, nezaketle hoşgörüyle gönüller fethederek yolumuzda ilerleyeceğiz. Her türlü zorluğun üstesinden geleceğimize milletimiz inanıyor. AK Parti olarak bize verilen desteğin kıymetini biliyoruz, oy veren kardeşlerimizin beklentilerinin farkındayız.
Türkiye buluşmaları, AK Parti’nin milletimizin kalbindeki yerini bir kez daha teyit etmiştir.
8. Büyük Olağan Kongremiz, milletimizin partimizden taleplerinin hayata geçirildiği ana zemin olacaktır. Kongre sürecimizi tazelenmenin, yenilenmenin, bununla birlikte büyük bir kucaklaşmanın vesilesine dönüştürmek arzusundayız. AK Parti’nin ufkuna, vizyonuna sahip, dürüst, çalışkan, donanımlı, millet, memleket sevdalısı yeni isimlerle kadrolarımızı tahkim ve takviye edeceğiz.
Makamlar, rütbeler, koltuklar değişebilir ama AK Parti’nin temsilcisi olduğu kutlu dava ilelebet payidar kalacaktır. Biz çıkar birliği değil kader birliği yapmış bir partiyiz.
Biz iktidar ve muhalefet arasındaki diyalog zeminini genişletmek için uğraştıkça gerilimden beslenenler engel olmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Muhalefet parti içi mücadele içinde. 4 yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden kavgaya tutuştular.
“Gazzelilerin direnişini kıramadılar”
Dünyanın gözü önünde 50 bine yakın insan katledildi. Ne yaparlarsa yapsınlar Gazze halkının direniş zeminini kıramadılar. Gazzeli kardeşlerimiz tüm imkansızlıklara rağmen ümmetin yüz akı olarak 364 gündür siyonist işgalcilere karşı kahramanca direniyor.
Uluslararası platformda Filistin halkının sesi, savunucusu olan biziz. İlk gün nerede duruyorsak bugün de aynı yerde dimdik duruyoruz. İsrail’e karşı ekonomik tedbir uygulayan yegane devlet biziz.
Dini fanatizm ile hareket eden İsrail hükümetinin hedefi bellidir. Batılı güçler, bunların asıl niyetlerini çok iyi bildikleri halde Holokost utancından dolayı Netanyahu ve katliam çetesine seslerini çıkaramamaktadırlar.
“Kanla, sinsi planlar uygulanıyor”
Tıpkı geçen yüzyılın başında olduğu gibi coğrafyamızda sınırların kanla çizilmesine yönelik sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Hamas sadece bir bahanedir. Yemen, Suriye, İran, sadece birer bahanedir. Işgal ve istila politikasını meşrulaştırmak için İsrail hükümeti her gün yeni bir mazeret üretmektedir. İçimizdeki bazı İsrail dostları bazı siyonist muhitlerin bazı kalemşörler her ne kadar gerçekleri gizlemeye çalışsa da şayet durdurulmasa da Netanyahu’ya denilmezse bu yayılmacı politikacının nereye varacağını bizler tahmin edebiliyoruz. İsrail vasıtasıyla yeni bir paylaşım savaşının hem de çok kirli bir yürütüldüğünü görüyor ve tüm tedbirlerimizi buna göre alıyoruz. Şunu herkes bilsin ve anlasın. Türkiye büyük bir ülkedir .Türkiye 2 bin 300 yılı aşan köklü birikimiyle tecrübeli bir devlettir. Her karışı şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprakları üzerinde ameliyat yapılmasına, müsamaha gösteremeyiz.
İsrail hükümetine koşulsuz destek vererek pervasız hale getirenleri, aklıselimle hareket etmeye davet ediyorum. Daha çok kan dökülmeden, yularını elinizde tuttuğunuz bu zalimleri durdurun. Gözünü kan bürümüş İsrail hükümetinin harladığı ateş sadece bu coğrafyayı değil, sizleri de yakacak.