25 gün önce Küçük Narin’in öldürülmesinden bu yana hâlâ yeni gözaltılar yapılmaktadır.
Kolluk güçlerini yanıltmak için asılsız ihbarlar yapan aile yakınları da gözaltına alınmaktadır.
Narin’in akrabalarının, telefonlarının kartlarını çıkarıp 112’yi arayarak kolluk güçlerini yanlış yönlendirdiği belirlenmiştir.
Aile, akrabalar ve Tavşantepe köyü sakinleri adalete yardımcı olmamaktadır.
Bu durum, bir organizasyonun varlığını akla getirmektedir.
Artık korunan kişilerin kimler olduğunu sorgulamak gereklidir.
Katil veya katilleri koruyanların eleştirilmesi yerine olayı aydınlatmaya çalışan gazeteciler tehdit edilmektedir.
Bu çabalara karşı çıkanlar aile ve Kürtler hedef almakla suçlanmaktadır.
Cinayeti örtmeye çalışan aile bireylerinin sorgulanması ve eleştirilmesi gerekmektedir.
İktidar çevrelerinin dostluk bağları nedeniyle her şeyi söyleyemeyeceklerini beyan etmeleri dikkat çekicidir.
İktidarın korumaya çalıştığı aile modeli, kadın ve çocukların hak sahibi olmadığı “Roma Tipi Aile”dir.
İktidarın önce imzaladığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi, insan haklarını koruma açısından eleştirilmektedir.
Bu zihniyetin yol açabileceği sonuçlar, İran ve Afganistan’daki durumlarla benzerlik taşımaktadır.
Bu akım, bilimsel ve rasyonel düşünceden uzak bir şekilde güdülenmektedir.
Türkiye’nin demokrasi ve özgürlükler anlayışı, gerici bir zihniyetle işbirliği yaparak değişmektedir.
Türkiye’nin laik yapısına zarar verebilecek adımlar atılmaktadır.
Bu durum, Türkiye’nin demokratik değerlerinden uzaklaşma tehlikesini doğurmaktadır.